4 Eylül 2009 Cuma

Erfelek Şelaleleri - Sinop Cezaevi

Sinop merkezinin yaklaşık 50 km daha içlerinde kalan erfelek şelaleleri, sinop'a her yolumun düştügünde ugradıgım bi yer haline geldi. Oradan bahsetmeden önce uğramanız gereken diğer bir yerden bahsedicem. Tarihi sinop cezaevi, içeri girdiginizde gerçekten kasfetli bi yere adım atıyosunuz. işkence odaları,zindanlar,mahkumları taşıyan otobüs,hücreler,çocuk ıslah yerleri kısacası insanın kanını donduran bir yer.Dönemin gardiyanlarından olan pala iri cüssesi ve pala bıyıklarıyla karşınıza gelip size o günü yaşatırcasına tüyler ürperten hikayeler eşliginde size orayı tanıtıyo.Bence gerçekten görülmeye değer bi yer.. Diğer bi yer ise yolun dönüş kısmında olmazsa olmazlardan olan Erfelek. İlk giriş kısmında büyük bi şelale ve piknik alanıyla karşılaşıyosunuz ve yukarı dogru 2 yol ayrılıyo biri şelalelerin içinden geçiyo digeri ise ormanın içinden.şelalelerin içinden geçmek isterseniz yaklaşık 28 şelalenin içinden tırmanmanız gerekiyo bazen halat yardımıyla zorlu bi tırmanışa geçiyosunuz tek başına çıkmak pek akıl işi değil :) ilk gittigimizde gruptan ayrılıp korku filmlerindeki eceli gelmiş oyuncular gibi önden önden gittim :) allahtan genç bi çift arkamdan geliyoduda sıkıştıgım kayaların arasından aldılar beni..ablam ve eniştemle gittigim zamanda aklımdan çıkmayan bi anımız var..
-Meltem :Aaa tunç yavru köpekleree bak arkalarındanda annesi geliyoo
-Tunç : evet..evet gördüm
-Meltem : Bayada kalabalıklar
-Tunç : sanırımo üstümüze koşan şeyler domuz !!
-Meltem : Kaçınnnnnn!!!
:)) Gidecek kişilerin yedek kıyafet ve tabanı kaymayan bir ayakkabı giymesi gerekiyo. Ormanın içinde telefon pek çekmiyodu o yüzden suda zarar görebilecek eşyalarınızı aracınızda bırakmanız sizin için en hayırlısı olucaktır.Bütün zorlukları,şelaleleri aştıktan sonra zirvede bir türk bayrağı ve ufak ahşap bir ev görüyosunuz orda yaşlı bir teyze patates haşlaması ve buz gibi bir ayran ikram ediyo ve dağın içinden çıkan suyu kana kana içiyosunuz , bütün yorgunlugunuzu bi anda gidiyor gerçekten muhteşem bi yer imkanı olan herkeze gitmesini tavsiye ediyorum..

Kunduz Otel


Bilmeyenler için ufak bi dipnotla başlayayım sözlerime Kunduz Samsun'un Vezirköprü ilçesi Kunduz Yaylası'nda bulunan bi otel'di.. neden di dedigimi yazımın sonunda belirticem. Yanlış hatırlamıyorsam 2005 yılına girerken yılbaşını orda geçirmek üzere yaklaşık 25-30 kişilik bi grupla kunduza gitme kararını aldık ama o kararı ortaya atan kişi halen daha kendini gizlemekte :) kimse üstlenmiyo anlayacagınız.. Neyse lafı uzatmadan yola koyulduk ana yoldan kunduz sapağına girdikten sonra karların arasından geçmeye başladık 3o 4o mt yüksekliginde kocaman agaçların arasından giden yol gerçekten görülmeye değerdi ve uzun bi yolun ardından uzaktan oteli görmüştük. Yaklaştıkça bize el sallayan koca bir noel baba belirmişti karşımızda bizimde hoşumuza gitmişti açıkcası güzel bi karşılama hazırlanmış diye düşünüyoduk :) veee arabadan inipp otelee adımımızıı attıkk..
Başlarda soguktan kimse şikayetci degildi ta ki otelin kalorifer borularının patladıgı haberi alınana dek :) birden elektrikli sobalar çıktı sonra bi curcunayla herkez eline kaptıgı elektrikli sobalarla bi tarafa dogru koşuşturmaya başladı afet bölgesi gibiydi :) yeterlide soba yoktu neyse biz şanslıymışız bi soba bizde kaptık üst kattaki odamıza ilerlemeye başladık aşşağıdaki noel baba elinde paspas yukarıyı paspaslarken karşımıza çıkınca bi dumur olduk :) aynı adam klıktan kliga 8 ayrı görevle karşımıza çıktı ajan gibiydi aynı :)) garson animator şarkıcı resepsiyon görevlisi saymakla bitmez :) meğersem otel sadece o gün için açılmış yani personel kadro filan hiç birşey hazır degilmiş. Odaya attık kendimizi sobayı çalıştırdık sular zaten dondugu için akmıyodu aynı şekilde tuvaletin sularıda dondugu için onuda kullanamadık :) odaya eşyalarımızı koyduk yerleştik yılbaşını geçirecegimiz bölüme dogru ilerlemeye başladık..
ilkokulda yerli malı haftasındaki sınıf süsleme sanatıyla süslenmiş bi salona girdikkk tek hoşuma giden şey şömine oldu ama ondada kuyruk vardı :) bi an numaratör varmı diye baktım sagıma soluma :)) yinede şarkı türlü bol alkolle günü öyle atlatıverdik :) ertesi gün çevrede şöle bi yürüyüş yaptık geyik çiftligine bakmak için ama kurtların saldırabilecegi uyarısıyla fazla açılamadık :) .Gerçektende manzara görülmeye değerdi ama otel için aynı cümleleri kullanamıyacagım geçenlerde okuduğum bi haberdede otelin ölece çürümeye bırakıldıgını gördüm.Çok büyük olmayan bi yatırım sonucunda büyük anlamda turistik bi yer olabilecekken yıkık dökük bi harabe şeklini almış...

Beypazarı Ankara


Hep denizle iç içe yaşamaya alışmaktanmıdır bilinmez denizi göremedigim betonarme yerler benim hep psikolojimi bozmuştur.Bu şehirlerden biri olan başkentimize geçtigimiz günlerde gittim yogun olmasına rağmen boş kaldıgım zamanlarda çok bunaldım sıkıldım.Çok sevdigim bi arkadaşımda o tarihlerde ankarada bulunuyodu ve planlaşıp bi alışveriş merkezinde buluştuk sonrasındada onun arkadaşlarıyla yaptıgı beypazarı gezisi planına bende katıldım.Açıkcası giderken pek bi ümidim yoktu :)neyse 6 kişi yola koyulduk ve arabadan inip beypazarının o tarihi evlerinin arasında yürürken bi alaçatıdan çok daha güzel bi yerde oldugumu farkettim o tarihi evlerin içi,orada yaşayanlar,gerçekten tarihi yaşatmayı başarmışlardı.Orada bulunan yaşayan müze'yi ziyaret ettik içeride karagöz kostumleri bile giydik :)Orada yaşayan teyzelerimizde güzel hoş bi karşılamayla müze içerisinde tarihi bize anlatıyolardı.Hepimizde sürekli bi gülümseme hakimdi :)gezdikk güzel bi yemek yedik ee beypazarına gidipte sodasını içmeden olurmu sodalı ayran bile içtik hatta yol üzerinde havuç suyu satan esnaflar var pek hoşumuza gitmedi gerçi :) bide burdan birilerine özür dilemek isterim :)dur bakim kartıda cuzdanımda olacak :) evet sevgili emine açıkgöz ablacım :) yukarı dogru çıkarken 8o katlı baklavandan tatmıştık dönüşte alırız demiştik ama yukarda öle bi yedik ki inan dönüşte yiyecek halimiz kalmamıştı ama bi gün gelip mutlaka tekrardan o baklavayı tadıcam gerçekten güzeldi..hatta burdan adres bilgilerini veriyorum yolu düşenlerin ugramasını isterim : demirciler cad. No:51 beypazarı tel:763 18 60 :) sonra oranın yöresine has şeylerden aldık ben bi sofra bezi alıp kafama sarıp dolanmıştım ortada :) güle oynaya tekrardan evin yolunu tuttuk 6 kişilik güzel bi gezi oldu.yeni 4 güzel insanı tanımak,özledigim kişiyi görmek ve bu güzel yerler, unutamıcagım bi anı olarak hafızamda güzel bir yer aldı...